Türkiye İnternet Gazeteciler Derneği (TİGAD) Genel Başkanı Okan Geçgel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklanan kamuda tasarruf genelgesine yönelik dikkat çeken bir değerlendirmede bulundu. Geçgel, kamuda gazete alımı ve ilan verilmesinin yasaklanmasını da içeren bu kararın, Anadolu medyasını zor durumda bırakacağını ifade etti.
“YEREL GAZETELER KAPILARINA KİLİT VURMAK ZORUNDA KALACAK”
Okan Geçgel, tasarruf tedbirlerinin kamu maliyesi için gerekli olduğunu kabul etmekle birlikte, bu tasarrufun medyaya verilecek cüzi ilanlarla yapılamayacağını belirtti. “Anadolu medyası, halkın haber alma özgürlüğünü sağlayan, yerel gazeteler ve haber portalları, bu kararla birlikte kapılarına kilit vurmak zorunda kalacak. Bu genelge, Anadolu medyasına vurulmuş bir balyozdur” dedi.
“BASINA YÖNELİK BU KARAR AKLIN ALACAĞI BİR ŞEY DEĞİL”
Kamuda büyük bütçeli projelerdeki israf devam ederken, yalnızca basının üç kuruşluk ilanına göz dikilmesinin akılla izah edilemeyeceğini belirten Geçgel, “Kamu kaynaklarının verimsiz kullanımı ve büyük projelerdeki israflar dururken, basının tasarruf adı altında susturulmaya çalışılması, demokrasiye vurulan büyük bir darbedir. Bu karar, aklın ve mantığın kabul edemeyeceği bir uygulamadır” diye konuştu.
“BU GENELGE HALKIN SESİNİ KISABİLİR”
Geçgel, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bu genelgesinin sanki eleştirel sesleri boğma gibi algılanıyor. “Bu hamle, basının görevini yapamaz hale gelmesine ve halkın doğru bilgiye ulaşamamasına neden olacaktır. Basının susturulması demek, halkın bilgi alma özgürlüğünün elinden alınması demektir. Bu genelge, basını susturarak halkın sesini kısabilir” şeklinde konuştu.
“DERHAL BU YANLIŞTAN DÖNÜLMELİ”
Geçgel, hükümetin bu genelgeyi derhal gözden geçirip, basını kapsam dışı bırakması gerektiğini belirtti. “Zaten zor ayakta duran ve habercilik faaliyetini çok güç şartlarda yerine getiren, ekonomik olarak büyük sorunlar yaşayan Anadolu medyasının desteklenmesi gerekirken, böylesi bir genelgeyle medyaya köstek olunması kabul edilemez. Bu karar, basının görevini yapamaz hale gelmesine ve halkın doğru bilgiye ulaşamamasına neden olacaktır. Hükümetin bu yanlıştan dönmesi ve basını desteklemesi gerekmektedir” ifadelerine yer verdi.
“MEDYANIN SUSTURULMASI, TOPLUMUN SUSTURULMASIDIR”
Geçgel, medya kuruluşlarının bu kararın yeniden değerlendirilmesi ve basının desteklenmesi için hükümete acil çağrıda bulunduğunu belirterek, “Basının susturulması, halkın bilgi alma hakkına yapılmış büyük bir saldırıdır. Bu nedenle, tasarruf adı altında basına uygulanan bu yanlış politikadan derhal vazgeçilmelidir. Medya, demokrasinin temel taşıdır ve susturulması, sadece medya çalışanlarını değil, tüm toplumu olumsuz etkiler. Hükümetin, bu gerçeği görerek hareket etmesi, ülkenin demokratik yapısını koruması açısından hayati önem taşımaktadır” dedi.
“ANADOLU MEDYASI YOK EDİLMEMELİDİR”
“Anadolu medyasının yaşaması, demokrasimizin ve toplumumuzun sağlığı için elzemdir” diyen Geçgel, sözlerini şöyle noktaladı: “Bu genelge, Anadolu’nun sesini kesmek ve yerel basını yok etmek anlamına gelir. Bu kabul edilemez. Bizler, bu haksızlığa karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz ve hükümetin bu yanlıştan dönmesi için elimizden geleni yapacağız. Anadolu medyası yaşamalıdır ve yaşayacaktır. Bu genelgeyi hazırlayanlar, Anadolu medyasının gücünü ve direncini hafife alıyor. Biz bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz ve Anadolu’nun sesini kısmaya çalışanlara karşı dimdik duracağız. Hükümet, bu yanlıştan derhal dönmeli ve basına yönelik bu yıkıcı kararları iptal etmelidir. Anadolu medyası yok edilemez, susturulamaz ve bu mücadeleden galip çıkacaktır. Hükümetin bu yanlıştan acilen dönmesi gerekiyor. Basına yönelik bu zulüm kabul edilemez. Kamu kurumlarında israf diz boyuyken, basına yönelik bu kısıtlamalar mantık dışıdır. Bu karar, Anadolu medyasının yok edilmesi anlamına gelir ve biz bu zulme sessiz kalmayacağız. Anadolu medyasının susturulması, halkın bilgi alma hakkının gasbedilmesi demektir. Bu nedenle, bu genelge derhal geri çekilmeli ve basın özgürlüğüne saygı gösterilmelidir.”