Ege’nin iki yakası doğa için birleşti
8 mins read

Ege’nin iki yakası doğa için birleşti

Türkiye’de Tüprag Metal Madencilik adı ile faaliyet gösteren, orijinal ismi Eldorado Gold Corporation olan şirketin faaliyetlerine tepkiler arttı. Türkiye ve Yunanistan’daki ekoloji hareketi temsilcileri Eldorado Altın Madenciliği Şirketi’nin faaliyetlerine karşı ortak mücadele başlattı. İki ülkede de faaliyet gösteren şirkete karşı eş zamanlı protesto eylemleri yapıldı. Kamuoyu açıklamalarında Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Madencilik ve Savaşa Karşı Yunanistan – Türkiye – Kıbrıs Kazma Bırak Kampanyası Uluslararası ve Türkiye Koordinasyonları, Türkiye İklim Adaleti Koalisyonu, Megali Panagia Mücadele Komitesi ve Selanik Altın Madenciliğine Karşı Mücadele Komitesi’nin imzaları yer aldı. Eylemlerde altın madenciliğinin sınır tanımayan felaketler getirdiği vurgulandı.

TÜRKİYE’DE 22 ALTIN MADENİ VAR, 20 TANE DAHA AÇILACAK

Türkiye’deki demokratik kitle örgütleri İzmir Efemçukuru’nda bulunan Eldorado Altın Madeni İşletmesi’nin önünde buluştu. Yaşam hakkı savunucuları, “Altına hayır, yaşama evet, Eldorado terk et” yazılı pankart ve Türkçe, Yunanca, İngilizce dövizler taşıdı. Temsilciler, Türkiye’de 19’u aktif, 22 altın madeni bulunduğunu, en az 20 altın madeninin de hükümetten lisans alarak faaliyete geçme aşamasında olduğunu belirtti. Açıklamada, “Türkiye’de altına verilen değerin, insan ve hayvan hayatından, karbon emisyonlarından, kültürel değerlerden, insanların geçim ekonomisinden daha fazla olduğunu, altın uğruna bunların hiçe sayıldığını biliyoruz. Bu yüzden altın madenciliğine karşı savaşıyoruz” denildi.

UŞAK’TA 1500 KİŞİ ZEHİRLENMİŞ, KAN ÖRNEKLERİ ÇALINMIŞTI

Açıklamada, 13 Şubat 2024’te Kanadalı Anagold şirketine ait Erzincan İliç Çöpler Altın Madeni’nde siyanür barajının çöktüğü, 9 işçinin enkaz altında kaldığı, sızan siyanürün Irak ve Suriye’den de geçen Fırat Nehri’ne karıştığı hatırlatıldı. Eldorado Gold’un Yunanistan’ın yanı sıra Türkiye’de de iki altın madeni bulunduğu vurgulandı. Açıklamada, şirketin Uşak Kışladağ’daki altın madeninde 2006 yılında siyanür sızıntısı nedeniyle 1500 kişinin zehirlendiği öne sürülerek, “Ancak kan örnekleri çalındığı için bunu kanıtlayamadık” ifadesine yer verildi.

MADEN YÜZÜNDEN EN PAHALI SU İZMİR’DE

Şirketin İzmir Efemçukuru’ndaki altın madeninin ise kentin su kaynaklarının yanı başında yer aldığında dikkat çekilerek, “Maden İzmir’in içme suyunun yaklaşık yüzde 40’ını karşılayan Tahtalı Barajı’nın koruma alanı sınırında, Yaklaşık 200 bin kişinin içme suyunu karşılamak için planlanan Çamlı Barajı’na su sağlayacak derelerin ise mutlak koruma alanı içinde yer alıyor. Bu yüzden şimdiye dek Çamlı Barajı yapılamadı. İzmir’in suyu, Marmara Gölü’nü kurutmak pahasına, ta Manisa’dan Gördes’ten getirildi. İzmirli bu yüzden Türkiye’nin en pahalı suyunu tüketmeye mahkûm bırakıldı” denildi. 

İZMİR’DEKİ EKOLOJİK YIKIM BİLİMSEL RAPORLARLA KANITLANDI

EGEÇEP Eş Sözcüsü baha Okar’ın seslendirdiği kamuoyu açıklaması şöyle devam etti:     
 
* Bilimsel çalışmalar sonucunda, Efemçukuru maden işletmesinin, iddia edildiği gibi siyanür kullanılmıyor olsa bile ağır metal kirliliği yaratacağı, sadece bölgenin yeraltı ve yerüstü su kaynaklarını kirletmekle kalmayacağı, yörenin bitki ve orman örtüsüne zarar vereceği, bölgede uygulanan ekolojik tarımı sona erdireceği, kısacası ekolojik ve toplumsal bir yıkıma yol açacağı raporlarla tespit edildi. Ne yazık ki, köylülerimiz bunun sonuçlarını kuruyan ağaçlarda, gelişen hastalıklarda gözlemeye başladı bile.

“AYNI ŞİRKET KARŞI KIYIYI DA ZEHİRLİYOR”

* Eldorado Gold’un altın ve kâr hırsı sınır tanımıyor. Ege’nin karşı kıyısında, Yunanistan’da şirket ekonomik krizi fırsat bilerek sömürgeci bir sözleşme elde etti, polis ve yargı desteğine sahip oldu. Ayrıca iş gücünün bir kısmını, direnişi bastırmak için kullandı. Halkidiki’de milyonlarca ton asbest içeren toksik toz salacak bir açık maden planlıyor. Büyük bir orman ve dağ alanını yok ederek, su kirliliği ve su kaybına ve arkeolojik sit alanlarının yok olmasına neden oldu. 

“ŞİRKET VERGİ KAÇIRMA SİSTEMİ KURDU”

* Eldorado, ayrıca Hollanda ve Barbados Adaları üzerinden bir vergi kaçırma düzeni kurdu. Yunanistan’daki son felaket sel baskınları, Eldorado’nun inşa edeceği devasa atık barajlarının kolayca çökebileceğini kanıtladı. Ayrıca, deprem bölgesinde bu kadar büyük toksik barajlar inşa etmek çılgınlıktır. Şirket, işsizlik oranının yüksek olduğu bir bölgede, emekçilerin iş ihtiyacını sömürerek yerelden destek topladı. Şimdi tüm izinleri aldıktan sonra, madencileri 12 saatlik işgününe zorlayarak saldırıya geçti. 

DOĞAYI K RIN ÜSTÜNDE TUTMA MÜCADELESİ

* Ege’nin iki yakasında da toprağımızın zenginliği doğası ve insanlarıdır. Eldorado her ikisini de yok ediyor. Bu yüzden Eldorado’yu kovmak, bölgeye verdiği zararı onarıp yeniden canlandırmak ve madencilikten uzak, insanları ve doğayı kârın üstünde tutan bir yön çizmek için mücadele ediyoruz.

* Bizler Eldorado Gold’a ve tüm diğer maden şirketlerine karşıyız. Yerel ekosistemleri ve devasa alanları kirleten ve yok eden, çalışanların ve yerel halkın sağlığını tehlikeye atan ve aynı zamanda iklim krizine önemli ölçüde katkıda bulunan madenciliğe karşıyız. Üstelik iklim krizinin şiddetlendirdiği aşırı hava koşulları nedeniyle, madencilik yapılan tüm alanlar sel gibi büyük felaketlerin riski altında.

* Kâr, “gelişim” ve “yatırım” adına tüm bölgeleri madencilik şirketlerine sömürge şartlarında teslim eden, çevre ve işçi koruma önlemleri üzerinde neredeyse hiç kontrol sağlamayan hükümetlerimizi kınıyoruz. Doğa ve yaşam için mücadelesinde hükümetler, şirketler, polis ve yargı arasındaki yakın işbirliği aracılığıyla baskılara maruz kalan tüm hareketlerle dayanışma içindeyiz.

“SAVAŞMAK VE KAR HIRSINA YEM OLMAK İSTEMİYORUZ”

* Madencilikle mücadele aynı zamanda savaşa karşı bir mücadeledir. Derinleşen ekonomik kriz, enerji kaynakları ve ham maddeler üzerinde egemenlik mücadelesi, silahlanma yarışı ve milliyetçi çatışmaların şiddetlenmesi gibi jeopolitik rekabetleri körüklüyor. Bugün bölgemizde gittikçe daha fazla savaşın dehşetini hissediyoruz.

* Dünya genelinde askeri çatışmaların yoğunlaşacağı genel bir dönemin eşiğindeyiz. Toprağı, denizi ve havayı paylaşan halklar düşman değildir. Bölünecek hiçbir şeyimiz yok, savaşmak ve silahlara, şirketlerin kâr hırsına yem olmak istemiyoruz. Kapitalistlerin ve hükümetlerinin çıkarlarına karşı bizim silahımız, halkların ortak mücadelesi ve dayanışmasıdır.

YUNAN ÇEVRECİLER DE EŞ ZAMANLI AÇIKLAMA YAPTI 

Yunanistan’daki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de Eldorado şirketinin Halkidiki Yarımadası’nda bulunan işletmesinin önünde toplanarak aynı yönde basın açıklaması yaptı. Megali Panagia Mücadele Komitesi ve Selanik Altın Madenciliğine Karşı Mücadele Komitesi’nin düzenlediği eyleme çok sayıda ekoloji aktivisti katılarak Eldorado Altın Madeni’nin kapatılmasını istedi. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir